Salça Fabrikası Kurmanın Kıyısından Dönen Beko, Nasıl Oldu da Beyaz Eşya Devi Olmayı Başardı?
Kurumsal bir marka çatısına girme yoluna giden Beko, zamanla Türkiye’nin en önde gelen isimlerinden biri olan Vehbi Koç’un hayatındaki dönüm noktalarından biriydi.
Türkiye’nin sanayileşme sürecindeki önemli bir oyuncunun, yurt dışında da büyük ses getirecek bir markayı nasıl hayata geçirdiğinin heyecan verici öyküsüne gelin yakından bakalım.
Beko’nun hikâyesi nasıl başlamıştı?
Hikâyemiz, Ankara’nın Çoraklık semtinde, 1901 yılında hayata gözlerini açan ve hepimizin ismini yakından bildiği Vehbi Koç ile başlıyor.
Kökeni, baba tarafından üç asırlık, anne tarafından ise Hacı Bayram-ı Veli sülalesine dayanan altı asırlık bir aileye dayanıyor. Türk sanayici ve iş adamı olarak bilinen Ahmet Vehbi Koç’un, ülkemizin sanayileşme sürecinde oynadığı önemli rolü de atlamamak gerekiyor.
1950’li yıllarda Türkiye’nin henüz sanayileşme sürecinde olduğu dönemde, Vehbi Koç’un önceliği ülkeye döviz kazandıracak yeni bir ürün bulmaktı.
Bu amaç doğrultusunda o yıllarda salça ve konserve fabrikası alanında deneyimi olan Bejerano ile iş birliği yapmaya karar verdi.
1954’te kurulan beyaz eşya devi, Bejerano ve Koç’un isimlerinin ilk harflerinden oluşan “Beko” adıyla kurulmuştu. Fakat dönemin koşulları nedeniyle şirket faaliyete geçemedi.
Biraz zaman geçince, General Elektrik ampullerinin satış ve bayiliği fırsatı doğru ve şirketin adı Beko Ticaret A.Ş. olarak değiştirildi.
Vehbi Koç, Anadolu’da bir ilke imza atarak bayilik sistemiyle Arçelik ürünlerini tüketicilere ulaştırmıştı.
1977’de Arçelik distribütörlüğünü devreden Beko Ticaret, 1983’ten itibaren Türkiye beyaz eşya sektöründe Beko markası altında faaliyet göstermeye başladı.
Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu, 1990’lardan itibaren yurt dışı faaliyetlere odaklanınca, Beko ihracat markası olarak belirlendi.
2000’e gelindiğinde, Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu’nun yeniden yapılanmasıyla Beko, Beko Ticaret A.Ş.’den ayrılarak Arçelik A.Ş. bünyesine katıldı.
Böylece yurt dışında satışa sunulan ilk Türk beyaz eşya markası olma özelliğiyle de öne çıkmış oldu. Bugün birçok insan aslında Beko’nun bir Türk markası olduğundan bile bihaber.
Yurt dışı ile o kadar özdeşleştirmişiz ki ülkemizden değerli bir marka globalleşemez diye düşünüyoruz. Ancak Beko, Türkiye’deki başarısını 90’ların başından itibaren yurt dışına taşımayı başardı.
Dünyada 100’den fazla ülkede milyonlarca tüketiciye sahip oldu. Bu, bir dünya markası hâline gelmesi için yeterli bir sebepti.
Geçtiğimiz günlerde de kurumsal bir marka çatısı hâlinde olma hedeflerinden dolayı açıklama getirien Arçelik, kurumsal markasının bundan sonra Beko olacağını duyurdu.
Markalarla ilgili diğer içeriklerimiz:
